Datça Mutlu Son-Masözlük Hizmeti Esra

Datça Mutlu Son-Masözlük Hizmeti Esra

Datça Mutlu Son-Masözlük Hizmeti Esra Daha sonrasında Anna adında bir fahişe, Londralı yetkililerin deyişiyle, “kadın kılığında bu iğrenç ahlaksızlığı” nasıl yapacağını öğretmişti ona. Rykener işi çabucak kapıp çok geçmeden kendine müşteriler edinmiş, müşterileri de “Eleanor”un hanım olduğuna inanmışlardı. Tutuklanmadan kısa süre önce Rykener, Oxford’da terzi ve “hanım fahişe” olarak çalışıyordu. Minimum üç üniversite hocasının müşterisi olduğunu itiraf etti. İyi para ödedikleri için papazlara hizmet etmeyi tercih ettiğini de ekledi. Rykener kuşkusuz sıra dışı biriydi ama yasadışı bir şey yapmış mıydı?

Neyle kabahatlandığını bilmiyoruz. Büyük ihtimalle yasadışı fahişelikle kabahatlanmamıştı çünkü bu kabahatu yalnızca kadınlar işleyebilirdi. Bu dönemde İngiltere’de bir adamın fahişelikle suçlandığı herhangi bir vakaya rastlamıyoruz. Rykener’ın fahişe olamayacak kadar erkek olduğunu farz edersek, adam bir livatacı olamayacak kadar da hanım mıydı? Orası belli değil. Kayıtlar Rykener’dan hep “Eleanor” diye bahsediyor, sanki itirafı kaydeden polisler de onun hanım bulunduğunu kabul etmişler şeklinde.

Datça Mutlu Son-Masözlük Hizmeti Esra

Datça Mutlu Son-Masözlük Hizmeti Esra Eğer onu hanım olarak kabul etmişlerse, Britby, papazlar ve başka adamlarla cinsellik yapması livata diye nitelendirilmemiş olabilir. Hanım şeklinde giyinen adam fahişe vakalarından biri de Venedik’te yaşanmıştı fakat bu sefer cinsiyet meselesi daha karışıktı. Rolandino Ronchaia kısmen hermafroditti. Adam cinsel organıyla dünyaya gelmiş ve adam olarak büyütülmüştü, fakat alışılmadık şekilde kadınsı bir yüze ve büyük göğüslere sahipti. Ronchaia genç bir adam olarak evlenmeye çalıştı fakat sertleşemediği için karısıyla birlikte olamıyordu. Karısı vebadan öldükten sonrasında, hanım kimliğine bürünüp “Rolandina” adını aldı ve hanım fahişe olarak Rialto’ya çalışmaya gitti. Rolandina’nın “sayısı bilinmeyen müşterileri” bir hanımla sex yapmış olduklarını sanıyorlardı.

Mahkeme Rolandina’nın “onları kandırdığı” hükmüne vardı: “müşteri onun bedeninin üstüne çıktığında organını olabildiğince saklıyordu… ve [üstündekinin] organını alıp arkasına sokuyor ve satın alan boşalana kadar böylece kalmış olarak ona gerçek bir fahişe benzer biçimde her türlü hazzı yaşatıyordu.” Yetkililer her ne kadar bedensel özelliklerine şaşıp kalsalar da, 1354’te Piazza San Marco’daki hakkaniyet Sütunları içinde feci bir ölüme mahkum etmekten çekinmediler. [66] Peki Geç ortayüzyılda livatacıların yaşadığı bunca vahşetten sonra insanoğlu yasak cinsellik yapmaktan caymış mıydı? Şehir meydanlarında kül olanları seyretmenin dehşeti insanları hemcinslerinden uzak tutmuş muydu? Kaç tane Hıristiyan “doğaya aykırı ahlaksızlıklar”a tövbe ederek ruhunu kurtarmıştı?